Bisiklet Tutkunu Hugo ile Nina Çifti Lüleburgaz’da

Tandem bisikletleriyle geçen yıl Moğolistan’a doğru yola çıkan ve Lüleburgaz Bisiklet Akademisi‘nde konaklayan Fransız çift Duczmalewska Nina ile Pocou Hugo, korona virüs salgını sebebiyle ülkelerine karavanla geri dönerken yine Lüleburgaz‘a uğradı.

Geçtiğimiz yıl korona virüs salgını yokken tandem bisikletleriyle Moğolistan’a doğru yola çıkan Fransız çift Duczmalewska Nina ile Pocou Hugo’nun macerası korona virüs salgını sebebiyle Gürcistan’da sona erdi. Korona virüs tedbirleri kapsamında bütün sınır kapılarının kapanması üzerine yaklaşık 1 yıldır Gürcistan’da mahsur kalan iki bisiklet tutkunu, şans eseri buldukları bir karavanla Türkiye üzerinden ülkeleri Fransa’ya doğru yola koyuldular.

Karavanı sosyal medya üzerinden kendilerine ulaşan ve yine kendileri gibi dünya turundayken korona virüs salgını nedeniyle ülkesine uçakla dönen Çekya vatandaşı sayesinde bulan çift, Türkiye’ye ve tekrar uğradıkları Lüleburgaz Yıldızları Motosiklet ve Bisiklet Akademisi‘ne (LYMBA) dair izlenimlerini aktardı.

Bisikletle Dönmek İstemedik

Korona virüs salgını çıktığında birçok ülkenin teker teker sınır kapılarını kapatarak sert tedbirler almaya başladığını söyleyen Duczmalewska Nina, Geri dönmeye karar verdiğimizde bisikletle gitmek istemedik. Korona virüs salgınından dolayı korktuk açıkçası. Karavan bulabiliriz düşüncesiyle internet sitelerinde karavan araştırdık.

Şanslıyız ki Çekya’dan bir kişi, karavanıyla dünyayı gezerken Gürcistan’da salgına yakalanmış. O da karavanını orada bırakıp ülkesine uçmuş. O da bizim sosyal medyadaki gönderimizi gördüğünde sevinmiş. Biz şimdi onun karavanıyla Fransa’ya gideceğiz. O da Fransa’ya uçakla gelip, karavanını alıp ülkesine geri dönecek dedi.

Türk İnsanı Bizi Sürekli Evinde Ağırladı

Korona virüs salgınından önce Türkiye’yi gezme fırsatı bulmalarından dolayı mutlu olduklarını söyleyen Duczmalewska Nina, Türk insanının aşırı yardımsever olduğunu, bu durumun da kendilerini olumlu yönde değiştirdiğini söyledi. Duczmalewska, Korona virüsten önce bisikletle Türkiye‘yi geçtiğimiz için çok mutluyuz. Bu bizim için çok ilginç bir deneyim oldu.

Neredeyse Türkiye’de hiç çadır kurmadık. İnsanlar tarafından sürekli evlerde ağırlandık. Tabi ki korona virüs yayılmış olsaydı öyle tahmin ediyoruz ki bizi eve davet edecek insan sayısı daha az olurdu normal olarak. Türkiye’yi iyi ki korona salgınından önce görme fırsatını bulmuşuz.

Türkiye Bizi Çok Değiştirdi

Türkiye’de geçirdikleri süre içerisinde çok sayıda insanla ve kültürle tanıştıklarını kaydeden Pocou Hugo ise, Açıkçası Türkiye bizi çok değiştirdi. Hiç tanımadıkları, tamamen yabancı bir ülkeden gelen insanlara bu kadar sıcakkanlı davranmaları inanılmazdı.

İnsanların bize kibar yaklaşmaları bizim karakterimizi iyi anlamda değiştirdi. Yemeklerine gelecek olursak tek kelimeyle mükemmel. Sadece insanı değil hava şartlarıda çok iyi.

LYBMA Mükemmel Bir Tesis

LYMBA hakkında da konuşan Duczmalewska Nina, bir yıl aradan sonra yine aynı yere gelmekten mutluluk duydukları ve yine ilk kez gördükleri andaki gibi şaşırdıklarını söyledi. Duczmalewska Nina, Bir yıl önce buraya geldiğimizde şaşırmıştık. Bir yıl aradan sonra ikinci kez yine buradayız ve yine şaşkınlık içerisindeyiz. Keşke bisiklet akademisi gibi bir yer her ülkede olsa, ve tabii ki Fransa’da da olsa.

Bizde de insanları böyle bir tesiste ağırlasalar. Fakat burada böyle güzel bir örneği olması beni mutlu ediyor. Anı defterine yazılanlar gösteriyor ki korona virüs olsa bile insanlar buraya gelmeye devam etmiş. Burada bazı şeyler aksamamış. Bu çok güzel bir şey.

Herkes LYMBA’yı Görmeli

LYMBA’nın hayranlık uyandıran bir yer olduğunu kaydeden Pocou Hugo ise, Herkesin burayı görmesi gerekiyor. Türkiye’ye gelen herkes bu akademiye gelmeli. Burası gerçekten inanılmaz. Burada sadece bisiklet yok. Burada yardımlaşma, deneyimleri paylaşma var. Biz bir yıl içerisinde buraya ne kadar insanın gelip gittiğini gördük. Lüleburgazlılar adına da çok mutluyuz böyle bir yere sahip oldukları için.

Yayalaştırılmış Bölge Lüleburgaz Adına Büyük Kazanım

Lüleburgaz geneli hakkındaki izlenimlerini de aktaran Fransız çift, yayalaştırılan İstanbul ve Fatih caddelerine hayran kaldı. Yayalaştırılan alanların gelişmiş ülkelerde fazla olduğunu söyleyen çift, Burada bizim en çok ilgimizi çeken trafiğe kapalı alan yol oldu. Orası bence çok önemli bir bölge. İnsanlar orada araç süremiyor. Sadece yayalara ve bisikletlilere açık.

Bunun da kente her şekilde katkı sunduğuna eminim. İnsanlar orada araç olmadığı çok mutlu. Tüm bunların yanı sıra çift, unutulmaz bir vefa örneği de gösterdi. Geçtiğimiz yıl Lüleburgaz’a geldiklerinde tesadüf eseri kentin önemli siması Budak Çal‘la karşılaşan çift, bu yıl korona virüs salgını nedeniyle evinde kendini koruyan Çal’ı da ziyaret etti.

Sessiz Çığlık Bisiklet Etkinliği